Festivalde bir yarışmalı bölümün olmasına rağmen, “çocukça” dağıtılan ödüllerden sonra haklı olarak yarışmanın favorilerinden Nar’ın yönetmeni Ümit Ünal da tepkisini ortaya koydu. Ulusal Yarışma bölümünün en iyi filmlerinden biri olarak gösterilen ve özellikle de sinema eleştirmenlerinin favorisi hâline gelen Ümit Ünal’ın Nar filmine göstermelik bir şekilde verilen Jüri Özel Ödülü’nden sonra, yönetmen nezaket gereği ödülünü alsa da, daha sonrasında dağıtılan ödüllerle ilgili şu açıklamada bulundu: ”Sanırım jüri ve ben, eleştirmenler, Nar’ın basın toplantısına gelen yüzlerce kişi, hepimiz çok farklı filmler gördük. Bana verdikleri teselli ödülünün maalesef gözümde ciddi bir değeri yok. Ortamı bozmamak adına ve nezaket icabı aldığım bilinsin isterim.”
“En İyi İlk Film” diye ayrıca bir ödül kategorisi varken, festivalin “En İyi Film”inin de bir ilk film olması ayrıca bir komediydi. İlk filmlerin ayrı bir kategoride değerlendirildiği düşüncesi uyandıran “En İyi İlk Film” ödülü demek ki sadece göstermelikmiş. Keza Zenne filminin başrol oyuncusuna verilen “En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu” ödülü de akıllara acaba Erkan Avcı kime yardım etti de yardımcı oyuncu ödülüne hak kazandı sorusunu getirdi. Erdal Beşikçioğlu’na ödül verileceği kesin olunca, jürinin Erkan Avcı’yı da görmek için yaptığı bu politik hamle, ne yazık ki jüriyi kurtarmasına rağmen festivalin ciddiyetine ve hakkaniyetine gölge düşürdü.
Ödül törenindeki politik konuşmalar, ilginç ödül dağılımı, organizasyonda yaşanan sıkıntılar ve zayıf bir program derken bir Antalya Altın Portakal Film Festivali daha sona erdi. Anlaşılan o ki, bundan sonra kalite ve hakkaniyet için değil, şov için Antalya’yı takip edeceğiz. (Barış Saydam)