Ana sayfa Haber 65. Cannes Film Festivali’nde Yarışması Muhtemel Filmlere Bakış

65. Cannes Film Festivali’nde Yarışması Muhtemel Filmlere Bakış

634
0


Bu yıl 16-27 Mayıs tarihleri arasında 65. kez düzenlenecek Cannes Film Festivali’nin resmi programı henüz açıklanmasa da, internet sitelerinde Cannes’da yarışması muhtemel filmlerle ilgili listeler hazırlanmaya başladı. Bu yılın gösterilmesi muhtemel filmlerine kısaca bir bakalım.

Cannes’da yarışması en kuvvetli filmler listesinin başında David Cronenberg’in Don DeLillo’nun çok satanlar listesinden uzun süre inmeyen Cosmopolis romanından aynı isimle uyarladığı ve fragmanına bakılırsa Amerikan Sapığı’nı andıran son filmi Cosmopolis olarak gözüküyor. Walter Salles’ın Jack Kerouac’ın Amerika’yı baştan sona bir kaç kez kat eden bir grup gencin hikâyesini anlattığı yarı otobiyografik romanı Yolda’dan uyarlanan On the Road filmi de yarışmaya katılması kesin gözüyle bakılan filmlerden. Cannes’ın sevdiği yönetmenlerden Jacques Audiard’ın yeni filmi Rust & Bone’un da post-prodüksiyon sürecinin sonuna gelindiği ve filmin festivale yetiştirileceği konuşuluyor. Başroldeki Marion Cotillard’ın performansı da şimdiden merak konusu. Cannes’ın gediklilerinden Ken Loach’un son filmi The Angel’s Share’in de yarışmalı bölümde gösterilmesi bekleniyor. Filmde, cezaevine girmek yerine kamu görevi yapmayı seçen bir grup arkadaşın ortak olup viski üretme planı çerçevesinde gelişen hikâyeleri merkeze alınıyor. Arjantinli yönetmen Pablo Trapero’nun Elefante Blanco, Meksikalı auteur yönetmen Carlos Reygadas’ın Latince’de “karanlıktan aydınlığa” anlamına gelen son filmi Post Tenebras Lux, çocukluğundan beri içinde gizli kalan kadın giysileri giyme arzusunu bastıramayan Laurence ve her ne olursa olsun kendisine destek olan kız arkadaşı Fred’in yaşadıklarını anlatan Xavier Dolan’ın yeni filmi Laurence Anyways’in Cannes’daki ana yarışmada gösterilmesi kesin gibi şimdiden.

Ana Yarışma’ya yetiştirilmeye çalışılan filmlerden ise Terence Malick’in henüz adı bile belirsizliğini koruyan ama post prodüksiyonunun son aşamaya geldiği ve kadrosunda Ben Affleck, Rachel Weisz, Jessica Chastain, Rachel McAdams, Olga Kurylenko ve Javier Bardem gibi yıldız oyuncuların yer aldığı The Burial, Abbas Kiarostami’nin çekimlerini Japonya’da yaptığı ve okulu için gereken parayı bedenini satarak kazanan genç bir kız ile yaşlı bir akademisyen arasında yaşananları anlatan Like Someone in Love, babasının ölümünden sonra aileye uzak olan gizemli amcasının geri dönmesinin ardından aralarında tuhaf bir yakınlaşmanın başladığı genç bir kızın öyküsünü anlatan Chan Wook Park’ın The Stoker filmi, Laurent Cantet’in Joyce Carol Oates’in kitabından uyarlanan ve bir grup ergen kızın 1950′lerde New York’ta kurduğu feminist çetenin yaptıklarını anlatan Foxfire, Cristian Mungiu’nun bir süre Almanya’da yaşayan genç bir kadının ülkesine dönmesi ve yetimhanede yaşarken arkadaşlık kurduğu bir kadınla karşılaşmasını konu alan Beyond the Hills filmleri şimdiden göz kamaştırıyor. Hangileri yarışmaya dâhil olacak hangileri dışarıda kalacak, henüz belli değil; ama görülen o ki bu yıl da Cannes başdöndürücü bir programla sinemaseverlerin karşısına çıkmaya hazırlanıyor.

Önceki makaleFransız Yönetmen Claude Miller Hayatını Kaybetti
Sonraki makale31. İstanbul Film Festivali’nde 7 Nisan Cumartesi Gününün Öne Çıkanları
Sinemaya gönül veren bir grup sinefilin kurduğu Avrupa Sineması internet sitesi, Avrupa sinemasını daha geniş kitlelere tanıtmak ve bu filmlerle ilgili ufak da olsa bir tartışma ortamı yaratmak amacıyla kuruldu. Sitenin kuruluş amaçlarından biri de; tür sinemasını da yadsımadan, sinemanın sadece bir eğlence aracı olmadığının vurgusunu yapmak. Metin Erksan’dan bir alıntı yapacak olursak; bilimlerin ve sanatların varoluşlarının sınırları, geçmişin derinlikleri içindedir… Sinema bilim; sinema sanatı ve sinema bilimi kapsamında; sanatsal düşüncenin ve uygulamanın, sinemasal düşüncenin ve uygulamanın, yaratısal düşüncenin ve uygulamanın, görüntüsel düşüncenin ve uygulamanın, çekimsel düşüncenin ve uygulamanın, oluşumunu, gelişimini, dönüşümünü saptar ve oluşturur. Bu nedenle bizler de günümüzde çekilen filmler dışında, geçmişin derinliklerine doğru bir yolculuk yaparak; bu sanatı etkileyen filmleri ve yönetmenleri de tanıtmaya, eleştirmeye ve onların sinemayı nasıl algıladıklarını kavramaya gayret ediyoruz. Bir yandan da sinemanın diğer sanatlarla olan ilişkisini, filmler bağlamında tartışarak; sinemanın diğer sanatlardan ayrı düşünülemeyeceğini savunuyoruz. Bu amaçlarla, birbirinden farklı coğrafyalarda, farklı zamanlarda çekilmiş ve birbirinden farklı türlerde pek çok film eleştirisine yer vermeye çalışıyoruz. Sinemayı bir kültür olarak gören herkesin katılımına da açığız. Arzu edenler mail adresinden bizlere ulaşabilir, yazılarını paylaşabilir ve filmlerle ilgili görüşlerini iletebilir.

BİR CEVAP BIRAK

Please enter your comment!
Please enter your name here