Gezici Festival, bir kez daha dünyanın önemli festivallerinde gösterilen ve ilgi çeken filmlerden oluşan Dünya Sineması seçkisini izleyicilerine sunmaya hazırlanıyor. Berlin, Cannes ve Rotterdam gibi önemli uluslararası festivallerden ödüllerle dönen filmlerden oluşan bu bölümde Şili’den Güney Kore’ye, Avusturya’dan Sırbistan’a, dünyanın farklı ülkelerinden filmleri izleme fırsatı bulacaksınız. Bu bölümdeki filmlerden Domuzların Kralı, Kaplanın Yılı, Onur Yürüyüşü, Orada Burada, Perşembeden Pazara ve Temizlikçi’nin Türkiye’deki ilk gösterimleri Gezici Festival’de gerçekleşecek.
Aşkın değişik yüzleri
Aşkın değişik, kimi zaman hüzünlü, kimi zaman eğlenceli halleri, iki ödüllü filmle Dünya Sineması bölümünde yer alıyor. Avusturyalı yönetmen Michael Haneke’ye üç yıl içinde ikinci Altın Palmiye ödülünü getiren ve Avusturya’nın 2013 Yabancı Film Oscar adayı olan Aşk, yaşlı bir çiftin tanımları zorlayan aşklarını anlatıyor. Jean-Louis Trintignant ve Emmanuelle Riva’nın mükemmel oyunculuklarıyla sizi sarmalayacak bu başyapıtı uzun süre üzerinizden atamayacaksınız.
Berlin’de yönetmen Srđan Dragojević’e üç ödül kazandıran Onur Yürüyüşü, Sırbistan’da eşcinsellerin hayatta kalma çabalarını, eşcinsel ve homofobik karakterleri bir araya getirerek anlatıyor. Balkan ülkelerinde rekor izleyici çeken bu Sırbistan yapımı, komediden aldığı güçle homofobi ve Balkanlar’daki yaygın ırkçılığı ince bir şekilde sorguluyor.
Şili sinemasından örnekler
Gezici Festival, Güney Amerika sinemasından ödüllü filmleri izleyicilerle buluşturmaya devam ediyor. Son dönem Şili sinemasından üç örnekte, Şili’nin kültürel ve toplumsal açıdan Türkiye’yle şaşırtıcı benzerlikler gösterdiğini göreceksiniz. Sebastián Lelio’nun Locarno’da Jüri Ödülü alan Kaplanın Yılı, Şubat 2010’da Güney Şili depreminde yıkılan bir hapishaneden kaçan bir mahkumun harap olan yaşamını sorgulamasını anlatıyor. Lelio, filmi için “Kurmaca Sinema, gerçekliğin hakkını verecek mekanizmaları bulduğunda güçlü bir araç olabilir,” diyor.
Yönetmeni Pablo Larraín’e Cannes’da C.I.C.A.E. ödülünü kazandıran, Şili’nin 2013 Yabancı Film Oscar adayı No, 1988 yılında, Pinochet’nin baskıcı rejimi sırasında geçiyor. Gael García Bernal’in canlandırdığı reklamcı, muhalifler için hazırladığı bir kampanyayla sıra dışı bir özgürlük hareketine imza atıyor. Rotterdam, Granada ve New Horizons Film Festivalleri’nden ödüllerle dönen Perşembeden Pazara, dört günlük bir araba yolculuğuna çıkan bir ailenin dönüşümünü anlatıyor. Yönetmen Dominga Sotomayor, ilk uzun metrajlı filminde bir evliliğin çatlaklarına çocukların gözünden bakıyor.
Fantastik dünyaya yolculuklar
İnsanlığa ve dünyaya karşı umudun kaybolması, Dünya Sineması bölümünde bir canlandırma ve bir fantastik sinema örneğiyle izleyiciyle buluşacak. Cannes’da gösterilen, Güney Kore yapımı canlandırma Domuzların Kralı’nda iki lise arkadaşı 15 yıl sonra bir araya gelirler ve eski anılarla karanlık bir yolculuğa çıkarlar. Yönetmen Sang-ho Yeun, ilk uzun metrajlı filminde ayrımcılığın ve korku krallığının her yerde, her zaman karşımıza çıkabileceğini hatırlatıyor.
Cannes, Los Angeles, Seattle, Sydney ve Sundance Film Festivalleri’nden ödüllerle dönen Düşler Diyarı’nı izlerken, altı yaşındaki kahramanı Hushpuppy’nin peşine takılarak; bir yandan tanıdık, bir yandan fantastik bir dünyayaya tanık olacaksınız. Yönetmen Benh Zeitlin, ilk uzun metrajlı filminde Katrina felaketinden tufan efsanelerine uzanan ilham kaynaklarıyla sona yaklaşan bir dünya yaratıyor.
Güney Amerika’nın hüzünlü erkekleri
Dünya Sineması bölümündeki iki filmde, Güney Amerika’nın iki uzak köşesindeki iki adamın hüzünlü hikayelerini izleyeceksiniz. Perulu yönetmen Adrián Saba’nın ilk uzun metrajlı filmi Temizlikçi, bir salgın sırasında, ölümlerin gerçekleştiği mekanlarda temizlik yapan yalnız bir adam olan Eusebio’nin yedi yaşında bir çocukla sıra dışı arkadaşlığını anlatıyor.
Cannes Film Festivali Eleştirmenler Haftası’nda Büyük Ödül’ü kazanan ABD-İspanya ortak yapımı Orada Burada, ABD’de göçmen işçi olarak çalışan Pedro’nun Meksika’ya dönüşü sonrası yaşadıklarını anlatıyor. Antonio Méndez Esparza’nın yönettiği bu aile dramı, hayaller, hayal kırıklıkları ve geride bıraktıklarımız üzerine unutamayacağınız bir film.
Ankara Sinema Derneği tarafından T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla düzenlenecek Gezici Festival, 30 Kasım–10 Aralık 2012 tarihleri arasında sinemaseverlerle buluşacak. Festival her yıl olduğu gibi Ankara’dan başlayacak, 30 Kasım–6 Aralık’taki gösterimlerin ardından 7-10 Aralık tarihleri arasında, geçtiğimiz yıl da festivale ev sahipliği yapan Sinop’a, Sinop Valiliği, Sinop Belediyesi ve Sinop Kültür ve Turizm Derneği’nin katkılarıyla konuk olacak.