Ana sayfa Haber 14. If İstanbul Yaklaşıyor

14. If İstanbul Yaklaşıyor

1002
0

14. !f İstanbul Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali’nin uluslararası yarışması Aşk ve Başka Bi’ Dünya’da yarışacak filmler belli oldu. Atom Egoyan filmleriyle tanıdığımız ünlü oyuncu Arsinée Khanjian, yapımcı Marie Olesen ve sosyolog, feminist ve yazar Pınar Selek’ten oluşan jüri, “yılın en yaratıcı müdahalesini” seçecek.
Kamerayla dünyayı değiştirmeyi başarmış yönetmenleri İstanbul’da ağırlayacak Aşk & Başka Bi’Dünya’da yarışacak filmler ise şöyle: Paris’te sürgünde yaşayan Suriyeli yönetmen Ossama Mohammed’in Suriye’de yaşayan Kürt yönetmen Wiam Simav Bedirxan’ın internet yoluyla gizlice gönderdiği görüntülerle birlikte yönettikleri, yılın hazmı en zor deneyimlerinden Silvered Water, Syria Self-Portrait/Gümüş Suyu: Suriye Otoportresi; Sergei Loznitsa’nın geçen kış Ukrayna, Kiev’de başkan Yanukoviç rejimine karşı başlayan sivil ayaklanmayı konu alan filmi Maidan/Meydan; Jim Goldblum ve Adam M. Weber ikilisinin 70’lerden bu yana Yeni Delhi’nin meşhur sokak sanatçılarına ev sahipliği yapan gecekonduların yerine oteller ve AVM’ler yapmak için yıkmak isteyen hükümet ile yerli halkın karşı karşıya gelişini anlatan Tomorrow We Disappear/Yarın Yokuz; Variety’nin “Çok güçlü, Steinbeck’in, adeta Amerikan tarihinin umutsuz bir anının fotoğrafını çekiyor”, sözleriyle tarif ettiği, Sundance’te Jüri Özel Ödülü’nü alan Miami Jesse Moss filmi The Overnighthers/Gececiler; Andreas Dalsgaard’ın Kolombiya’da uyuşturucu kartellerine karşı halkın umudu olmayı başarmış Yeşil Hareket’in öncüsü Antanas Mockus’un seçim süreci ve sonrasında yaşadıklarını anlattığı Life is Sacred/Yaşam Kutsaldır; belgesel sinemacı Jessica Oreck’in ormanda bir kulübede yaşayan korkunç bir cadıyı konu alan bir Slav masalından yola çıkarak kurmaca ve belgeseli karıştıran spirütel ve şiirsel büyüleyicilikteki yeni filmi The Vanquishing Witch of Baba Yaga/Büyücü Baba Yaga’nın Yok Oluşu; Sophie Deraspe’nin medya etiğini sorguladığı, iki kadın arasındaki basit bir internet flörtünün uluslararası bir entrikaya dönüşmesinin akıllara durgunluk veren gerçek hikayesini konu alan ve ilk gösterimini 2015 Sundance’te yapacak olan The Amina Profile/Amina Profili ve seyirciyi Tarlabaşı’nın renkli dünyasına götürerek burada yaşayanların hayatlarını ve tüyler ürperten bir İstanbul’u görmemizi sağlayan Marianna Francese ve Jaad Gaillet belgeseli Tarlabaşı and Me/Tarlabaşı ve Ben.
Ön satış 30 Ocak’ta!
İş Bankası Maximum Kart partnerliğinde ve Mars Cinema Group ortaklığında düzenlenecek 14. !f İstanbul Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali, 12-22 Şubat 2015 tarihlerinde İstanbul’da, 26 Şubat-1 Mart 2015 tarihlerinde ise Ankara ve İzmir’de gerçekleştirilecek. Festival biletleri ise 30 Ocak’ta biletix’te %10 indirimle ön satışa çıkacak. İş Bankası Maximum Kart sahipleri geçen yıl olduğu gibi ön satış döneminde %20 indirim ayrıcalığından yararlanabilecekler.

Önceki makaleLeviathan Vizyona Giriyor
Sonraki makale!f İstanbul’da Yeni Bölüm: Azizler, Şairler ve Meczuplar
Sinemaya gönül veren bir grup sinefilin kurduğu Avrupa Sineması internet sitesi, Avrupa sinemasını daha geniş kitlelere tanıtmak ve bu filmlerle ilgili ufak da olsa bir tartışma ortamı yaratmak amacıyla kuruldu. Sitenin kuruluş amaçlarından biri de; tür sinemasını da yadsımadan, sinemanın sadece bir eğlence aracı olmadığının vurgusunu yapmak. Metin Erksan’dan bir alıntı yapacak olursak; bilimlerin ve sanatların varoluşlarının sınırları, geçmişin derinlikleri içindedir… Sinema bilim; sinema sanatı ve sinema bilimi kapsamında; sanatsal düşüncenin ve uygulamanın, sinemasal düşüncenin ve uygulamanın, yaratısal düşüncenin ve uygulamanın, görüntüsel düşüncenin ve uygulamanın, çekimsel düşüncenin ve uygulamanın, oluşumunu, gelişimini, dönüşümünü saptar ve oluşturur. Bu nedenle bizler de günümüzde çekilen filmler dışında, geçmişin derinliklerine doğru bir yolculuk yaparak; bu sanatı etkileyen filmleri ve yönetmenleri de tanıtmaya, eleştirmeye ve onların sinemayı nasıl algıladıklarını kavramaya gayret ediyoruz. Bir yandan da sinemanın diğer sanatlarla olan ilişkisini, filmler bağlamında tartışarak; sinemanın diğer sanatlardan ayrı düşünülemeyeceğini savunuyoruz. Bu amaçlarla, birbirinden farklı coğrafyalarda, farklı zamanlarda çekilmiş ve birbirinden farklı türlerde pek çok film eleştirisine yer vermeye çalışıyoruz. Sinemayı bir kültür olarak gören herkesin katılımına da açığız. Arzu edenler mail adresinden bizlere ulaşabilir, yazılarını paylaşabilir ve filmlerle ilgili görüşlerini iletebilir.

BİR CEVAP BIRAK

Please enter your comment!
Please enter your name here