Babamın Sesi, filmin yardımcı yönetmeni Zeynel Doğan’ın Diyarbakır’da yaşayan ailesinin hikâyesini konu ediniyor. Maraş katliamından etkilenen yönetmen Doğan’ın ailesinin hikâyesinden yola çıkılarak Orhan Eskiköy ve Zeynel Doğan’ın birlikte çektikleri filmde, Elbistan’da yalnız başına yaşayan ve telefon başında dağa çıkan oğlu Hasan’dan haber bekleyen Basé üzerinden hem bir ailenin hem de bir toplumun trajedisine ortak oluyoruz. Babamın Sesi de İki Dil Bir Bavul’a benzer şekilde, meselesini ajite edecek, karakterleriyle özdeşleşme sağlayacak tercihlerdense, daha soğuk ve mesafeli kalmaya gayret ediyor. Film, İki Dil Bir Bavul’un dili dönmeyen Zilkif’i, öğretmenin ya da resmi ideolojinin söylemiyle Zülküf’ü, büyürse başına neler gelebilir acaba sorusundan çok daha ötesine uzanıyor. İki film arasındaki devamlılık kültürel iklim ve kolektif hafızadan ibaret kalsa da, Babamın Sesi’nin karakterleri tıpkı bir Bunuel filminde olduğu gibi geçmişin hayaletleriyle bütünleşiyor ve söylemlerini hafıza aracılığıyla ileterek, kuru politika yapmaktansa, politika yapmadan politik bir zemin yaratmayı başarıyor. (Barış Saydam)
Babamın Sesi / Tiglon
Yönetmen: Orhan Eskiköy ve Zeynel Doğan
Türkiye, 2012, 88 dk.