Ana sayfa Haber Goethe’de Perşembe Filmleri Devam Ediyor

Goethe’de Perşembe Filmleri Devam Ediyor

692
0


Goethe-Institut İstanbul’un sevilen dizisi Perşembe Filmleri Mayıs ayında da devam ediyor. Mayıs ayında yine son üç yılın yapımı Alman filmlerinden oluşan bir seçki her Perşembe saat 19.00’da sinemaseverlerle buluşacak. İçerisinde Andreas Dresen’in önemli filmi Yarı Yolda’nın da olduğu Mayıs programında şu filmler yer alıyor:
02 Mayıs 2013: Okyanusun Rengi
09 Mayıs 2013: Almanya –  Almanya’ya Hoşgeldiniz
16 Mayıs 2013: Demokrasi Tehdit Altında – Bir Müdahale
23 Mayıs 2013: Futbol Rüyası
30 Mayıs 2013: Yarı Yolda
Okyanusun Rengi
Yönetmen: Maggie Peren
2011, 95‘
Maggie Peren’in ikinci uzun metrajlı filmi, kaderleri Kanarya Adaları’nda kesişen iki göçmen, bir turist ve bir polisin hikâyesini anlatıyor. Alman turist Natalie, bir kaçak göçmen trajedisinin şahidi oluyor ve hayatta kalan göçmenlerden Zola’ya ve onun küçük oğluna yardım etmeye çalışıyor. Fakat eşinin itirazlarına rağmen onlara verdiği para, bir felakete yol açıyor. Okyanusun Rengi, Afrika’dan gelen kaçak göçmenler konusuna eğilen çok güncel bir film.
Almanya’ya Hoşgeldiniz
Yönetmen: Yasemin Samdereli
2011, 97‘
Hüseyin Yılmaz, 1964’te Türkiye’den Almanya’ya göç etmiş, daha sonra da karısını ve çocuklarını da getirmişti. O günden beri Almanya’da yaşıyorlar. Filmde, ailenin tüm üyeleri tatillerini geçirmek üzere köylerine doğru bir yolculuğa çıkıyor. Hüseyin’in torunu, bu yolculuk sırasında ailenin hikayesini mizah dolu sıcak bir dille anlatıyor. Vatan neresi? Bu sorunun yanıtını her birinin kendisi için vermesi gerekiyor.
Demokrasi Tehdit Altında – Bir Müdahale
Yönetmen: Romuald Karmakar
2012, 102‘
18 Aralık 2011’de Berlin’deki Haus der Kulturen der Welt’de Demokrasi Tehdit Altında – Bir Müdahale başlıklı bir toplantı yapıldı. Bu toplantıda 10 Alman aydını, :’Avro’yu kurtarmak’ amacıyla yapılanların demokrasiye etkisi konusundaki görüşlerini açıkladı. Demokrasi, alternatiflerin sunulması ve aralarında bir tercih yapılmasına dayanır. Aslında her zaman tehlikelere açıktır; durumun gerekleri yüzünden zahmetli ve uzun parlamenter süreçlere ‘vakit olmadığı’ ileri sürülen Avro krizi gibi durumlarda  bu tehlike daha da  büyüktür.  Franziska Augstein, Friedrich von Borries, Carolin Emcke, Julia Encke, Romuald Karmakar, Nils Minkmar, Ingo Schulze, Joseph Vogl, Harald Welzer, Roger Willemsen bu konudaki görüşlerini belirtiyor.
Futbol Rüyası
Yönetmen: Sebastian Grobler
2011, 113‘
“Futbol Rüyası”, futbol sporunun öncülerinden ve öğretmen Konrad Koch’un gerçek yaşam öyküsüne dayanıyor. İzleyici, yeni öğretmenlerinin futbol heyecanından etkilenen bir sınıf dolusu öğrencinin giderek bir takıma dönüşürmesini izlerken, Almanya’da futbolun başlangıcına da şahit oluyor. Bütün bunlar,  okullarda düzen, disiplin ve itaatkarlığın  ön planda olduğu ve futbolun  medyada bir „İngiliz hastalığı“ olarak  nitelendirildiği bir dönemde geçiyor.
Yarı Yolda
Yönetmen: Andreas Dresen
2011, 110‘
Frank ve Simone rüyalarını gerçekleştirmiş,  kentin biraz dışında bahçeli küçük bir evde  iki çocuklarıyla birlikte güzel bir yaşam kurmuşlardır. Frank’ın beyninde ameliyat edilmesi mümkün olmayan bir tümörün keşfedildiği güne kadar mutlu bir hayatları vardır.  Aile aniden ölüm konusuyla karşı karşıya kalmıştır. 
Önceki makaleAnkara’da Kieslowski Günleri
Sonraki makaleYeni Çıkan DVD’ler: Babamın Sesi
Sinemaya gönül veren bir grup sinefilin kurduğu Avrupa Sineması internet sitesi, Avrupa sinemasını daha geniş kitlelere tanıtmak ve bu filmlerle ilgili ufak da olsa bir tartışma ortamı yaratmak amacıyla kuruldu. Sitenin kuruluş amaçlarından biri de; tür sinemasını da yadsımadan, sinemanın sadece bir eğlence aracı olmadığının vurgusunu yapmak. Metin Erksan’dan bir alıntı yapacak olursak; bilimlerin ve sanatların varoluşlarının sınırları, geçmişin derinlikleri içindedir… Sinema bilim; sinema sanatı ve sinema bilimi kapsamında; sanatsal düşüncenin ve uygulamanın, sinemasal düşüncenin ve uygulamanın, yaratısal düşüncenin ve uygulamanın, görüntüsel düşüncenin ve uygulamanın, çekimsel düşüncenin ve uygulamanın, oluşumunu, gelişimini, dönüşümünü saptar ve oluşturur. Bu nedenle bizler de günümüzde çekilen filmler dışında, geçmişin derinliklerine doğru bir yolculuk yaparak; bu sanatı etkileyen filmleri ve yönetmenleri de tanıtmaya, eleştirmeye ve onların sinemayı nasıl algıladıklarını kavramaya gayret ediyoruz. Bir yandan da sinemanın diğer sanatlarla olan ilişkisini, filmler bağlamında tartışarak; sinemanın diğer sanatlardan ayrı düşünülemeyeceğini savunuyoruz. Bu amaçlarla, birbirinden farklı coğrafyalarda, farklı zamanlarda çekilmiş ve birbirinden farklı türlerde pek çok film eleştirisine yer vermeye çalışıyoruz. Sinemayı bir kültür olarak gören herkesin katılımına da açığız. Arzu edenler mail adresinden bizlere ulaşabilir, yazılarını paylaşabilir ve filmlerle ilgili görüşlerini iletebilir.

BİR CEVAP BIRAK

Please enter your comment!
Please enter your name here