Daha çok senarist kimliğiyle öne çıkan Aleksandr Mindadze’nin ikinci yönetmenlik denemesi olan Masum Cumartesi, Mindadze’nin sadece senaryo anlamında değil, yönetmenlik anlamında da ne istediğini bilen ve üslup sahibi bir yönetmen olduğunu ortaya koyuyor. Çernobil faciasının hemen öncesini, reaktörde ilk sızıntının meydana geldiği ânı ve yaşanan karmaşayı anlatan film, radyasyon sızıntısının ve etkilerinin farkındaki Valerij karakterinin yaşadıklarına bizleri ortak ediyor. Yönetmen izlenimci kamerasıyla Valerij’i uzun süre omuz hizasından takip ediyor, onunla birlikte hareket ediyor ve temposunu Valerij’in fiziksel durumuna göre ayarlıyor. Radyasyon bulutları etrafı sarmaya başladığında Valerij’in yaşadığı korkuyu ve acizliği sallanan el kamerasıyla aktaran yönetmen, seyircileri de karakterin ruh hâline ortak ediyor. Özellikle Bunuelvari bir hâl alan düğün sekansı, tam anlamıyla Çernobil felaketinden kaçış olmayacağını bunaltıcı ve korkutucu bir şekilde özetliyor. Kaçmak isteyen ama bir türlü kaçamayan bir grup müzisyenin yaşadıkları üzerinden Mindadze felaketin kuşatıcılığını gözler önüne seriyor.
Barış Saydam
bar_saydam@hotmail.com