Yönetmen, sanırım kendi hayatından kesitlerle karakterlerine de çeşitli nüanslar katmış. Çok fazla bahsedilmese de karakterlerin geçmişlerinde birtakım dramatik deneyimler yaşadığını anlayabiliyoruz. Bu deneyimlerin yönetmenin kişisel deneyimlerinden beslendiğini ve Alexandre karakterinin aşka bakışının yönetmenin bakış açısıyla bazı paralellikler gösterdiği aşikar. Karakterler çok derinlikli olarak yansıtılmasa da, daha doğrusu aralarındaki inişli çıkışlı ilişki onların karakterlerinin önüne geçse de çok sahici duruyorlar. Üzerlerinde yaşanmış hatıraların izlerini taşıyorlar. Yine de yönetmen, neyi nasıl vurgulayacağını çok iyi bilerek hiç yolundan sapmıyor. Kendi eserini yorumlanın getirdiği rahatlıkla dümene çok hakim ve rotada sapmaya mahal vermeden gemisini limana yanaştıyor. Fırtınalarla dolu bir ilişkinin çevresinde dolanırken bunu yapmak da hiç kolay değil. Özetle, hoş bir seyirlik arayanlara Fanfan’ı tavsiye ederim. Kız arkadaşla ya da eşle birlikte de izlenebilecek sevimli bir romantik masal.
Barış Saydam
bar_saydam@hotmail.com