İstanbul Modern Sinema, Türk Tuborg A. Ş.’nin katkılarıyla Balkan sinemasından en yeni örnekleri bir araya getiriyor. Son yılların festivallerinde sevilen, ödüller alan, ülkelerinde tartışılan hit filmleri “Balkanmanya” adlı programla izleyiciye sunuluyor.
Ödüllü filmler Balkanmanya’da
Seçkinin filmleri arasında iyi bir yıl geçiren Romen sineması öne çıkıyor: Romen Yeni Dalgası’nın önemli yönetmenlerinden Cristi Puiu’nun bu yıl Altın Palmiye için yarışan ve zekice yazılıp kurgulanmış yoğun bir aile portresi olan Sieranevada var. Diğer Romen filmi Bogdan Mirica’nın yine Cannes’da FIPRESCI ödülü alan ilk uzun metrajı Köpekler (Caini). Kara film ile modern western etkileri taşıyan film yolsuzluk, çürümüşlük gibi konulara eğilerek günümüz Romanyası’nı eleştiriyor. Son yıllarda yükselen Yunan Yeni Dalgası’nın muzip temsilcilerinden Athina Rachel Tsangari ise Ege Denizi’nin ortasında, lüks bir yatta erkekliklerini yarıştıran altı erkeğin yarı müstehzi, yarı aptal hallerini gösteren yeni filmi Şövalye (Chevalier) ile programda. İkinci Yunan filmi, Yorgos Lanthimos’un: Hollywood’da yönettiği ilk İngilizce film olan The Lobster distopik bir dünyada çift olmak üzerine akıl yoran serinkanlı bir deney filmi.
Balkanmanya’nın öne çıkan bir diğer filmi Saraybosna’da Ölüm (Death in Sarajevo), Birinci Dünya Savaşı’nı başlatan suikastın 100. yılında Hotel Europe üzerinden Yahudi Soykırımı’ndan, Bosna katliamına Bosna-Hersek’i yüzyıldır felç bırakan tarihinin özetini geçiyor. Makedonya’dan ise geçtiğimiz yıl Oscar yarışında “En İyi Yabancı Film” dalında aday olan Honey Night var. Ülkenin bağımsız cumhuriyet olarak var olmaya çalıştığı 1990’ların başında geçen kara komedi tarzındaki filmde yönetmen Ivo Trajkov “evlilik politik bir gerilim filmidir” diyerek bir başbakan yardımcısı ile karısının birlikte geçirdiği paranoyak, absürt bir geceye odaklanıyor.