Simon Boyes ve Adam Mason ikilisinin yaşanmış bir olaydan uyarlayıp yönettikleri İngiliz yapımı Broken, kızı Jennifer’ı gece uyuttuktan sonra gözlerini ormanda açan Hope ismindeki kadının çektiği çileleri anlatıyor. Hope, kızıyla birlikte bir psikopat tarafından kaçırılıyor ve bir takım eziyetlerden sonra adam tarafından onun kölesi gibi yaşamaya zorlanıyor. Bu uzun süre zarfında kızını hiç göremeyen Hope, kendisini kaçıran adamdan da kızıyla ilgili bir şey öğrenemiyor. Kaçma girişimleri, hapsedildiği ormanın ürkütücü rutini derken zaman su gibi akıyor. Bazı yönleriyle çok beğendiğim Wolf Creek’i anımsatan film, gerilim yüklü süresini etkileyici görüntüler ve çarpıcı şiddet sahneleriyle donatıyor. Tabi şu karından jilet çıkarma, ayak kırma, dil kesme gibi sahneler içinde deli gibi mantıksal çözümler arama eğiliminde olanlar için burun kıvırma vesilesi olabilir. Ama bu tip bağımsız etiketli gerilimleri seven biri olarak en başta “gerilim dediğin rahatsız etmeli” düşüncesindeki sinema severlere mutlaka tavsiye edeceğim bir film. Gayet akıcı ve hep ayakta tuttuğu merak duygusunu filmden sonra bile muhafaza eden bir yapıda. Hafiften B tipi bir atmosfer solumanız da olası. Bağımsızlık derseniz sapına kadar. Olmazsa olmaz sürpriz final ise gerçekten çılgın bir final. Broken kenarda kıyıda kalmış küçük bir gerilim. Fakat etkisi o kadar küçük mü tartışılır. Her zevke de hitap etmeyebilir. Mesela Wolf Creek’den nefret eden milyonlar arasındaysanız hiç ilişmeseniz de olur…
Osman Danacıoğlu
odanac@gmail.com